DAHA İYİSİ DEĞİL, EN İYİSİ İÇİN!

Gözünüze hep detaylar mı takılıyor? O detayın düzeltildiğinde daha iyi olacağını mı düşünüyorsunuz? Peki bir başarıya ulaştınız, daha iyisini mi arıyorsunuz? Peki hayatınızda çok istediğiniz bir şeye sahip oldunuz ve artık gözünüzden düşmeye mi başladı? Yıllardır istediğiniz imkan elinize ulaşınca değersizleşti mi? Yıllarca hayalini kurduğunuz şeye ulaştığınızda gözünüzden düştü mü? Ya da bir insan bir hatayla gözünüzden mi düştü? Daha iyisini mi arıyorsunuz?

Daha daha daha nereye kadar? Mükemmelliğe kadar eşittir mükemmeliyetçilik. Böyle düşünüyorsanız mükemmelliyetçi bir yapınız olabilir. Hiçbir insan mükemmel olamaz. Siz de, etrafınızdakiler de, arkadaşlarınız da, hayat arkadaşınız da. Kendinizi böyle hırpalamak sizi mutsuzluğa iter. Önemli olan yapılabileceklerin en iyisini yapmak, doğruyu yapmak, uzun vadede size en çok katkısı olacak şeyi yapmak. En iyisini yapmak her zaman daha iyisini yapmaktan iyidir çünkü en iyisi insanı doğrulara daha çok motive eder, insanın kendisini geliştirmesine karşı daha çok motive eder. Çünkü çoğu zaman bir insanın yapabileceği en iyi şey boş durmaktansa kendini geliştirmektir. Bilişsel olur, sanatsal olur, genel kültür olur, duygusal olur, psikolojik olur ne olursa olsun. Bir iş düşünün, o işi yapabileceğiniz en iyi şekilde yapmak var bir de ortaya basit bir şey koyup sürekli daha iyisi diye yırtınmak, detaylarda kaybolmak var. Yapabileceğinizin en iyisine giden yolda geliştirilmesi gereken bir şey mi var? Geliştirin tabi. Çünkü artık gelişmiş olan, yapabileceğinizin en iyisi olur. En iyiye giden yolda daha iyisini düşüneceksiniz tabi ama onun yerine sürekli daha iyisi insanı maymun iştahlı olmaya iter. Siz ona dünyayı verin, daha yok mu der. Yönetme isteği vardır, küçük bir şirketle hayal kurmaya başlar, büyür büyür en sonunda evreni yönetirken bulur kendini ve evren de onu tatmin etmez,-şaka değil- hani fazlası yok mu der. Siz ona Kıvanç Tatlıtuğ’u verin, Brad Pitt yok mu der. Onu verin hani daha iyisi der. Bu sonu olmayan bir tatminsizlik. Siz elinizdeki imkanın en iyisini değerlendirin, fazlası olursa olur, olmazsa bir şey yok.

Şu anki koşullara göre yapılacak en iyi şey ders çalışmak mı, o halde ders çalışın. Şu anki koşullarda en iyisi dinlenmek mi, dinlenin. Şu anda yapabileceğiniz, size en çok katkısı olacak, en iyi şey gezmek mi, gezin. Gezerken kitap dinlemek mi en iyisi, gezerken kitap dinleyin. Yapabileceğiniz en iyi şey hayalleriniz peşinde koşmak mı, hayalleriniz peşinde koşun. O haftanızı düşünün, yapabileceğiniz en iyi şey kadere küsmek mi yoksa ayağa kalkıp kendiniz için en iyisine çabalamak mı? O anki koşullarda sevebileceğiniz en iyi insanla mı karşılaştınız ve hatalarını mı gördünüz, her insan hata yapar. Hatasını ona belirtmenize rağmen bu devam ediyorsa o zaman başlar problem. Hatasız insan yoktur. Hatasını fark ediyorsa, size değer veriyorsa detaylarda takılmayın. Şunu da unutmayın, sizin için yanlış olan onun için doğru olabilir. Her insanı bir düşünceye sürükleyen yaşadığı bir durum vardır. Her insanı yaptığı davranışa sürükleyen bir düşünce vardır ve ona göre de sizin o düşünceniz, davranışınız hatalıdır. Burada verilecek tavizler söz konusu olur. İnsanlar ne kadar taviz vermeyi sevmeseler de bu sağlıklı bir ilişki için iki tarafın da dengeli bir şekilde yapması gereken bir şeydir. Yıllarca evlenmek için mükemmeli arayan insanlar evde kalıyorlar, sonrasında eskisine göre çok daha az mutlu olacağı insanlarla evleniyorlar, bunun pek çok örneği toplumda mevcut.

Henry Ford’un bir sözü var “İnsanlara ne istediklerini sorsam daha hızlı giden at derlerdi ama ben araba yaptım” diye. Adam yapabileceğinin en iyisini yapmış. En iyisi. Daha iyisi için uğraşsaydı belki arabalar bu kadar gelişmiş olmazdı, uzayda çalışabilecek potansiyelli arabalarımız olmazdı. Yıllarca eğitim sistemini geliştirme şeklimizde daha iyi daha iyi diyerek detaylarda kaybolduk ve birçok neslimizin aldığı eğitim kalitesi çok düştü. Daha iyisi daha iyisi diyip detaylarda kaybolmak yerine yapılabileceklerin en iyisi yapılsaydı şu an belki de bu halde olmazdık, gerçek anlamda daha iyi olurduk. Bence bu durumlar bize pek çok şey anlatıyor. Düşünüp ders çıkarmak, yapabileceğimiz en iyi şey…

Leave comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *.